Bu isveçliler neden bu kadar sağlıklılar yada neden en yaşlısı bile bizim orta yas sınıfından daha dinc diye hep sorariz ya, iste cevaba bir örnek daha..
Adamalar spor yapıyorlar. Ama harbiden spor yapiyorlar. Bizim emekli olduktan sonra göl, sahil kenarlarında, belediyelerin yaptigi yürüyüş parkurlarında yapılan sabah yürüyüşleri ve ardından yenen süper boy kahvaltılar gibi degil.. Daha cocuk yastan basliyorlar spor yapmaya.. En az maaş alanından en zenginine kadar... Haftada en az birkaç kez spora gidiyorlar. Tabi bunu saglayan her sehirdeki ekonomik spor salonları, hocaları da göz ardı edemeyiz. Bizde Oxford vardı da biz mi gitmedik hesabi da denebilir. Ama bugun bunu irdelemeyeceğim. Sadece ben bu spor furyasına katildim, ondan biraz bahsedecegim.
Eee hazir bahar gelmis, havalar isinmaya ve gündüzler de geceleri geçmeye baslamisken bizde spora baslayalim dedik.
Hedefimizde "Yaz 2010".
Aldik dönemlik kartimizi ve spor program listesini elimize basladik spor yapmaya.. Tabi bu bana kalsa hayatta gitmem, usengeclikten ama iste arkadas cevresi degil mi iyi kotu cocuklari etkileyen, bizde ki de ayni durum..
Neyse once tabi vucut gelistirmeye gitmeden once dedik ter atalim biraz burada ayrobige benzeyen ama öyle ayna karsisinda tahta ustune inip cikmakla olanlardan degilde, ortada hocanin yaptiklarini tekrarlama uzerine kurulu, sadece vucut ağrılığı ile vucut kaslarini calistirma sporuna burada "gympa" deniyor. Okunusu "yümpa" gibi.Turkcesi varmi bilmiyorum, hosgörun.
Bize cokta zor gelmeyecegini dusumustuk ama hicte öyle degilmis. Bir saatlik sporun ardindan bir hafta yatmak zorunda kaldim. Nasilda hammis vucut megerse.. Oy, oy, ay, ay, ay! *s*.
Neyse haftada iki kere bu gympa'ya gidiyoruz bakalim. Arkadaslarla olunca keyifli de aslinda..
Birde tabi vucudumuz isindi artik simdi vucut gelistirmeye baslama vakti dedik ama ondan sonrada bir hafta kollarimizi acamadik agridan..
Diyrosunuz simdi, sen sadece kendini ölcu olarak al, oradaki izbandutlara sen bakma, ama hicte kolay degil. Kizlar bile senin kac katin kilolarla calisirken sen öyle tek haneli kilolarla calisirsan olmaz, uymaz bize (Gerci mecburen uyacaz baska yolu yok, yoksa gene yatariz bir hafta daha agrilarla).
Neyse artik tabi vucut her yonuyle alisti spora, bizde rahalikla gidiyoruz. Gittigimiz gunun sonrasi da rahatlikla planlar yapabiliyoruz, yatmak yerine..
Birde gittigimiz spor salonundan bahsedeyim biraz gitmek isteyenler olursa diye. Friskis och Svettis salonun adi. Anlami aslinda "saglikli ve terli" gibi diyebiliriz, her ne kadar biraz kelime oyunu olsa da. Kar amaci gutmeyen bir kurum. Oda nasil oluyor diyorsaniz; elde edilen paralar herhangi birine gitmiyor, ya aletler yenileniyor yada bagislaniyor. Ilginc degil mi? Elbette özel kisilere ait spor salonlarida var ama bence bu ilginc bir fikir. Ögrencilere buyuk indirim (%5o'lere kadar) yapiyorlar ama ben ögrenci degilim :(
Neyse dedim ya hedef YAZ 2010.
Buradan anneme de seslenmek istiyorum.
-Anne yaza camasirlarini yikarken elektirik harcamana gerek yok! Benim karin kaslarimi kullanabiliriz makina yerine... ;))
0 yorum yapıldı!.:
Yorum Gönder